Medeni Hukuk ile ilgili yazılarımıza buradan ulaşabilirsiniz. Gaziantep Avukat, Antep Avukat, Tazminat Avukatı.

MAK 2

EL ATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL DAVALARINDA YARGILAMA SÜRECİ

Türk Medeni Kanununda mülkiyet hakkının getirdiği koruma kapsamına dair en önemli düzenlemelerden biri, mülkiyetin kullanımının Üçüncü kişi tarafından önlendiği durumlarda bu müdahalenin önlenmesine dair açılabilecek dava türüdür.

Mülkiyet hakkı kapsamında taşınır veya taşınmaz eşyanın bir kısmı veya tamamının Üçüncü kişi tarafından kullanıldığı durumlarda Mahkemeden vaki el atmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil talepleri ileri sürülebilmektedir.

El atmanın önlenmesi taşınırda zilyetliğin iadesi, taşınmazlarda ise haksız işgalin sona erdirilmesi şeklinde meydana gelmektedir.

Bu dava türlerinde mülkiyet hakkı sahibine tanınan bir diğer usulü kazanım ecrimisil talep edebilme hakkıdır. Ecrimisil kelime anlamı olarak haksız işgalden doğan tazminat olarak tanımlanmaktadır. Üçüncü kişinin taşınır veya taşınmazı kullandığı döneme dair talep edilebilecek ecrimisilde müstakar yargı içtihatları uyarınca geriye dönük 5 yıllık talep hakkı mevcuttur.

El atmanın önlenmesi ve ecrimisil davalarında Üçüncü kişinin kullanımın üstün bir hak veya meşru bir nedene dayalı olmadığı durumlarda fiili kullanımın tespit edilmesine dair keşif ve bilirkişi incelemesi sonrası, kullanımı destekleyici yasal deliller yargılama sürecinde ikame edilmektedir.

Konuyla ilgili ayrıntılı bilgi ve danışmanlık talepleriniz için 0342 322 33 37 numaralı telefondan irtibat sağlayabilirsiniz.

Ali Kimya

guv

MAL REJİMİNDEN KAYNAKLANAN KATILMA ALACAĞI DAVALARINDA İHTİYATİ TEDBİR USULLERİ

Hukuk sistemimizde 1926 yılında kabul edilen Medeni Kanunundan sonra yürürlüğe alınan 2002 tarihli Türk Medeni Kanununda iktibas edilen Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi evlilik birliğinin ölüm veya boşanma halleriyle sona ermesi durumlarında mal rejiminin tasfiyesi sürecinde oldukça köklü değişiklikler meydana getirmiştir.

Bu yazımızda mal rejiminin tasfiyesi sürecinde ikame edilen davalarda ihtiyati tedbir kapsamını normatif düzenlemeleri ve uygulamaya dair birtakım açıklamalarda bulunacağız.

Geçici hukuki himaye kapsamındaki düzenlemeler arasında yer alan ihtiyati tedbir HMK Madde 389 vd. Tanımlanmaştır. Bu minvalde “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesi amirdir.

Son 10 yıldır temel yasalarda meydana gelen değişiklikler, eski yasaya bağlı kalma alışkanlığının sebep olduğu direnç ve uygulayıcıların üzerindeki atalet nedenleriyle içtihatlarda tam anlamıyla yer bulamasa da temel alanlarda yeni yasalara bağlı içtihatlarda köklü değişiklikler meydana gelmektedir. Bu anlamda her ikisi de yeni olan HMK ve TMK’nın birleşiminden meydana gelen mal rejiminden kaynaklanan davalarda ihtiyati tedbir usulü teknik anlamdaki kapsamı ve taraflara olan etkileri nedeniyle medeni hukukun en önemli alanlarından biridir.

Edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinde kişisel mallar çıkarıldıktan sonra evli çiftin edinimlerinin katılma alacağı kapsamında tasfiye sürecindeki hesap olgularını ilerleyen çalışmalarımızda anlatacağımız hususunu belirtmekle birlikte, bu davalardaki ihtiyati tedbir işleyişini değinmek gerekirse; edinilmiş malların tasfiyesine yönelik davalarda ihtiyati tedbir esas davayla birlikte talep edilebileceği gibi davadan önce bir müracaatla da gerçekleştirilebilir. İhtiyati tedbir konusunun uyuşmazlığın sonucunda ayni bir edim taşımasa dahi mal rejimi davalarında taşınmaz siciline üçüncü kişilere devri önleyici ihtiyati tedbir kararı uygulamada tesis edilebilmektedir. İhtiyati tedbir kararı sonrasında genel hükümler kapsamında bu karara tedbirden etkilenen tarafın itiraz etme hakkı olduğu gibi, ihtiyati tedbire yapılan itirazın duruşmalı olarak incelenmesi ve bu inceleme sonucunda verilen kararın esas davadan ayrı olarak istinaf incelemesine konu edilebileceğini de ayrıca belirtmek isteriz.

Edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinde ihtiyati tedbir konusu taşınır, taşınmaz mallar, sınai ve fikri mülkiyetler, bankadaki mevduatlar, eşlerin evlilik birliği sürecindeki nakdi edinimleri, üçüncü kişi uhdesinde tuttukları birikimler ve hayat olayına göre çeşitliliğini defalarca gözlemlediğimiz sair alacaklar olabilir.

Mal rejiminden doğan davaların boşanma veya ölüm sonrası sağ kalan bireyler yönünden hayatının geri kalan kısmını doğrudan etki edecek niteliği ve konunun öneminin doğurduğu hukuk tekniği bir bütün olarak düşünüldüğünde bu davaya taraf olanların konunun uzmanından bir destek almalarını tavsiye etmekteyiz.

Konuyla ilgili ayrıntılı bilgi ve destek talepleriniz için 0342 322 33 37 numaralı telefondan veya [email protected] adresi üzerinden alanında yetkin avukatlarımızla irtibat sağlayabilirsiniz.

mirasçı

Mirasçılık Belgesi (Veraset İlamı) Nedir? Mirasçılık Belgesinin iptali Davası Nedir?

Mirasçılık Belgesi (Veraset İlamı) Nedir? Mirasçılık Belgesinin iptali Davası Nedir?
Genel Bilgiler
Ölenin-Miras bırakanın ardından kalan  mirasçıtereke(mal varlığı) üzerinde kimlerin, ne kadar oranda hak sahibi olduğunu gösteren belgeye Mirasçılık belgesi (Veraset İlamı) denir.
Veraset İlamı Ne Şekilde Düzenlenir? Kimler Mirasçılık Belgesi Talebinde Bulunabilir?
Mirasçılar, yasal-kanbağı nedeniyle ve kan bağı olmaksızın atanmış mirasçılar şeklinde iki türlüdür. Mirasçılık belgesinin ne şekilde düzenleneceği ve kimlerin bu belge talebinde bulunabileceği Türk Medeni Kanunu md. 598’de belirtilmiştir. Yasal mirasçılardan herhangi bir kimse yada atanmış mirasçılar bu belgenin düzenlenmesini talep edebilir. Atanmış mirasçılar, bu hak sahipliklerini öğrendikleri tarihten itibaren 1 ay içerisinde haklarına ilişkin itiraz gelmemesi durumunda veraset ilamı talebinde bulunabilirler. Veraset İlamı talebi, çekişmesiz yargıya tabi olduğu olduğu için 1hafta-1 ay gibi kısa bir sürede çıkarılabilmektedir.
Mirasçılık Belgesinin İptali davası nedir? Kimler Bu Davayı Açabilir?
Mirasçılık belgesinin düzenlenebilmesi için tek bir mirasçının başvurusu yeterli olup; başvuru neticesinde düzenlenen belgede bütün mirasçılar ve pay oranları belirtilir. Veraset ilamının doğru olduğu karine olarak kabul edilmiştir. Veraset ilamında yer alan herkes, aksi ispatlanıncaya kadar mirasçı kabul edilir.
Veraset ilamının gerçeğe ve hukuka aykırı olması durumunda mağdur olan kişi/kişiler, ilgili mahkemeye başvurarak belgenin iptalini ve yeni, maddi gerçeğe uygun bir belge düzenlenmesini talep edebilir.
Mirasçılık Belgesinin İptali Davası Herhangi Bir Süreye Bağlanmış mıdır?
Mirasçılığın iptali, herhangi bir süreye bağlı kılınmamış olup; mirasçı olmayan kişiye karşı her zaman dava açılabilir.miras2

Kimya Hukuk olarak ‘Veraset İlamı’ ve ‘Mirasçılık Belgesinin İptali’ne dayalı olarak açılan, başarı ile sonuçlanmış çok sayıda talebimiz ve davamız bulunmakla birlikte halihazırda devam eden davalarımız mevcuttur.
Daha ayrıntılı bilgi için Kimya Hukuk Avukatları Av. Ali Kimya ve Av. Selin Kimya ile bağlantı kurmanızı tavsiye etmekteyiz.
İletişim:0342-3223337
*Bu makale Av. Selin Kimya tarafından yazılmış olup, yazılı rıza alınmaksızın farklı bir platformda yayınlanması telif hakkı ihlali oluşturacaktır.

zarf 1

MİRAS BIRAKMA VE VASİYETNAME

VASİYETNAME NEDİR
Genel Bilgiler

Vasiyetname ile Miras Sözleşmesi ölüme bağlı tasarruf olmaları ve kişiye sıkı sıkıya bağlı olmaları yönünden benzerlikler gösterse de farklı kavramlardır.
Vasiyetname , miras bırakanın son istek ve arzuları ile mirasının paylaşım esaslarını belirleyen yazılı belge veya sözlü beyandır.
Vasiyetname 3 şekilde düzenlenebilir;

Resmi Vasiyetnameler
El Yazısı ile Düzenlenen Vasiyetnameler
Sözlü Vasiyetnameler

Bahse konu vekaletname türlerinin geçerlilik kazanabilmesi için aranan şekil şartları birbirinden farklı olup; bu anlamda vasiyetname düzenlenirken bir miras hukukunda uzman bir Avukattan yardım almakta fayda vardır. Vasiyetname düzenleyebilmenin şartları, türleri-şekil şartları, iptal edilmesi gibi konular 4721 Sayılı Medeni Kanun’umuz da düzenlenmiştir.

Kimler Vasiyetname Düzenleyebilir?

Medeni Kanun md. 502’ye göre;

‘Vasiyetname yapabilmek için ayırt etme gücüne sahip ve onbeş yaşını doldurmuş olmak gerekir.’

Yukarıdaki kanun maddesi uyarınca ayırt etme gücüne sahip ve onbeş yaşını doldurmuş olan herkes vasiyetname düzenleme yetkisine haizdir.
Vasiyetname düzenleme, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olduğundan vekil, veli, vasi veya kayyım vasıstası ile yapılması mümkün değildir.

Vasiyetin Açıklanması ve Yerine Getirilmesi Nasıl Olur?

Medeni Kanun md. 595-596’ya göre;

‘Mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamesinin, geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hâkimine teslim edilmesi zorunludur.
Vasiyetnameyi düzenleyen veya muhafaza eden görevli ya da mirasbırakanın arzusu üzerine saklayan veya başka surette ele geçiren ya da ölenin eşyası arasında bulan kimse, ölümü öğrenir öğrenmez teslim görevini yerine getirmekle yükümlüdür; aksi takdirde bu yüzden doğacak zarardan sorumludur.
Sulh hâkimi, teslim edilen vasiyetnameyi derhâl inceler, gerekli koruma önlemlerini alır; olanak varsa ilgilileri dinleyerek terekenin yasal mirasçılara geçici olarak teslimine veya resmen yönetilmesine karar verir.’

miras 2

‘Sulh hakimine verildiği günden itibaren en geç bir ay içinde, vasiyetnamenin sulh mahkemesince açılması gerekir.’

Vasiyetnamenin açılmasından sonra talep halinde mirasçılara ‘Mirasçılık Belgesi’ verilir. Vasiyetnameye itiraz olması durumlarında, bahse konu mirasçılık belgesi mirasçılara verilmez; itiraza ilişkin açılan davanın sonuçlanması beklenir.
Vasiyetname Düzenlemek İçin Avukata Başvurmak Gerekli Midir?

Miras bırakan kişiler, mirasçılar arası paylaşımda bulunurken vasiyetnamelerinin geçerli olması için gereken şartları taşıması, tasarrufların nasıl yapılacağı, saklı payların koruması, yurtdışındaki miras bırakanın vasiyetname düzenlemeleri gibi hukuki bilgi gerektiren konularda hataya mahal vermemek adına bir Avukattan yardım almalıdır.

Kimya Hukuk olarak yurtdışı – yurtiçi vasiyetname düzenlemelerine ilişkin çok sayıda hukuki danışmanlığımız bulunmaktadır.

Daha ayrıntılı bilgi için Kimya Hukuk Avukatları Av. Ali Kimya ve Av. Selin Kimya ile bağlantı kurmanızı tavsiye etmekteyiz.

İletişim:0342-3223337 – [email protected]

*Bu makale Av. Selin Kimya tarafından yazılmış olup, yazılı rıza alınmaksızın farklı bir platformda yayınlanması telif hakkı ihlali oluşturacaktır.

Boşanma Davası Nasıl Açılır?

Boşanma Davası Nasıl Açılır? Haklarımız Nelerdir?

Bir kadın kocasından ayrı yaşamayı istemesi halinde başka bir ev tutarak orada yaşamayı seçmesi durumunda evine dönmeye zorlanamaz. Ancak koca kadının evine dönmesini istiyorsa onu mahkeme kanalıyla resmen davet edebilir ve bu davete uymayan kadın aleyhine “terkten” boşanma davası açabilir. Haklı nedenlerle ayrı yaşamak isteyen bir kadın, boşanma davası açmadan da hakim kararı ile ayrı bir mesken edinebilir.

Devamını Oku