Yazılar

avrupa patent ofisi

MARKA HAKKINA TECAVÜZE İLİŞKİN CEZAİ HÜKÜMLER

Sınai Mülkiyet Hukukunda marka koruması hak sahibine tescilden kaynaklı haklarının ihlal edilmesi durumunda ihlali gerçekleştiren kişilere karşı cezai dava ve şikayet hakları tanımaktadır.

 

Maddi hukuku ilgilendiren, tedbirler ve tazminat taleplerinin yanı sıra marka hakkı sahibinin Sınai Mülkiyet Kanunu md 30 uyarınca marka hakkına tecavüz fiilini gerçekleştiren kişiye yönelik şikayet haklarını kullanabilecektir.

Marka hakkına tecavüz teşkil eden fiiller belirtilen maddede şu şekilde belirtilmiştir; “Başkasına ait marka hakkına iktibas veya iltibas suretiyle tecavüz ederek mal üretmek veya hizmet sunmak, satışa arz etmek veya satmak, ithal ya da ihraç etmek, ticari amaçla satın almak, bulundurmak, nakletmek veya depolamak”

 

Görüldüğü üzere kanunda marka hakkına tecavüz sayılabilecek eylemler oldukça geniş şekilde çerçevelenmiştir.

 

Tacir ya da işletmenin uzun yıllara dayalı emek ve yoğun sermaye yatırımının simgesel bir karşılığı olan marka tescili cezai yaptırımlar yoluyla da daha kapsamlı koruma altına alınmıştır.

Bu maddede yer alan suçlardan dolayı cezaya hükmedebilmek için markanın Türkiye’de tescilli olması şarttır.  Bu anlamda uzun yıllar kullanılmakta olunan işletme veya ürün isimlerinin marka tescili yapılmaması halinde işletme sahibinin şikayet hakkı olmayacaktır.

 

Nihai tüketici nezdinde ayırt ediciliğinin artırılması ve işletmesel tercih sebebi olunması açısında sınai mülkiyet haklarının tescil edilmesi oldukça önemlidir.

Bu nedenle müvekkillerimize patent, marka, tasarım, faydalı model tescil süreçlerinde takip ve danışmanlık faaliyetlerimizle her türlü hukuki desteği sunmaktayız. Ayrıntılı bilgi ve randevu talepleriniz için 0342 322 33 37 numaralı telefondan bizlere ulaşabilirsiniz.

Yazıyla ilgili paylaşımlarınızda www.kimya.av.tr sitesine atıfta bulunulması gerekmektedir.

öne çıkan görsel marka

MARKA TESCİLİNİN KORUMA KAPSAMI

TÜRKPATENT nezdinde faaliyet gösterilen mal ve hizmet sınıfında marka tescili 10 yıllık koruma sağlamakta olup bu koruma yenileme yapılması durumunda sınırsız olarak devam etmektedir.

Marka işletmenin portföy değerini başlı başına artıran bir malvarlığı olduğu gibi müşteri ve iş ortakları nezdinde tercih sebebi olmaktadır.

Fikri mülkiyetin en önemli görünüşü şekilleri olan marka patent tasarım ülke genelinde koruma sağlamakta olup İsviçrede kurulu olan WIPO nezdinde tescil halinde uluslararası koruma sağlanmaktadır.

Tescilli markalar TÜRK PATENT VE MARKA KURUMUNDAKİ marka sicilinde kayıtlı olup bu anlamda öncelik prensibi gereğince bir mal ve hizmetin marka tescilini ilk kim başvurya konu ederse tescili bu kişi hak etmekte oup diğer başvurulara karşı bu tescil red gerekçesi oluşturmaktadır.

Gelişen teknoloji ve ticarette güven gereksinimi işletmelerin onlarca yılı bulan çabalarıyla elde ettikleri katma değerler marka patent tesciliyle korunmayı sürdürebilmektedir.

Kimya Hukuk Bürosu olarak marka patent başvuru süreçlerinde aktif olarak süreci yürütmekteyiz bu anlamda ayrıntılı bilgi almak için 0342 322 33 37 numaralı telefonu arayarak randevu almanızı tavsiye ederiz.

Ekran Resmi 2019-07-05 22.43.33

m4

MARKANIN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ DAVALARI

Markanın Hükümsüzlüğü düzenlemesi 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 25. maddesinde yer almaktadır.

Adli mercilere intikal eden uyuşmazlıkların önemli bir kısmını markanın hükümsüzlüğü davaları oluşturmaktadır.

Markanın hükümsüzlüğü yargılaması hukuk muhakemeleri kanununa göre yürütülse de; Ceza Hukukunun süjelerinden Cumhuriyet Savcısı ve ilgili Kamu Kurum ve Kuruluşlar 25. Maddenin 2. Fıkrası uyarınca bu davayı açabilmeye yetkili durumdadır.

Hükümsüzük kararı markanın sicilden terkin edilmesi sonucunu doğurması nedeniyle mülkiyet hakkıyla doğrudan ilgilidir.

Bir markanın hükümsüzlüğüne karar verilebilmesi için markanın tescilinin mutlaka veya nispi red nedenlerinden birinin mevcudiyeti gerekmektedir. Bu anlamda tescili konu olan mal ve hizmetin bir başka mal ve hizmet yönünden ayırt edilemeyecek kadar benzer olması ya da tamamlayıcı nitelikteki bir sınıfta markanın tescil edilmiş olması markanın hükümsüzlüğü sonucunu doğuran bir durumdur.

6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu markanın hükümsüzlüğü davası açılabilmesi için 5 yıllık hak düşürücü süreyi dava şartı olarak düzenlemiştir. Bu anlamda hükümsüzlük talebi sunacak olan marka sahibi, bu talebini öğrenim tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde muhataba yöneltmelidir.

Markanın hükümsüzlüğüne ilişkin Mahkeme kararının ifası için verilen kararın kesinleşmiş olması gerekmektedir.m2

MARKANIN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ VE İPTAL DAVASI ARASINDAKİ FARKLAR

Markanın Hükümsüzlüğü düzenlemesi 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 25. maddesinde yer almaktadır. Maddenin devamında iptal halleri ayrı bir bölümde düzenlenmiştir. İptale ilişkin davalarda Türkpatent’e sunulan itirazların reddine ilişkin kararların iptali dava konusu edildiği için bu da Türkpatent’e de yöneltilmektedir.

25 inci madde gereğince markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi hâlinde bu karar marka başvuru tarihinden itibaren etkili olup, markaya bu Kanunla sağlanan koruma hiç doğmamış sayılır. 26 ncı madde gereğince markanın iptaline karar verilmesi hâlinde ise bu karar, iptal talebinin Kuruma sunulduğu tarihten itibaren etkilidir. Ancak talep üzerine, iptal hâllerinin daha önceki bir tarihte doğmuş olması hâlinde iptal kararının bu tarihten itibaren etkili olacağına karar verilebilir.